Uygulayıcılarımız Anlatıyor

Hareketi bağımsız yapamayan, hareketi fikir üretip planlayamayan, dengede kalmakta zorlanan; ellerini aktif ve amaçlı kullanmakta, ince motor becerilerinde güçlük yaşayan; hareket korkusu nedeniyle bağımsız hareket edemeyen çocuklar ve bireylerde SAS Metodu, beyindeki iletişimi artırmayı ve daha uyumlu çalışan bir beyni hedefler.

Bu sayede; denge ve koordinasyon artar, fikir üreterek hareketi planlama becerisi gelişir, motor planlama kapasitesi güçlenir, ellerini aktif kullanarak ince motor becerileri desteklenir.
Aynı zamanda SAS Metodu, dikkat süreçlerini, anlama ve algıyı da desteklediğinde, çocuklar fikirlerini daha iyi üretir, hareketlerini daha iyi planlar ve adım atmayı, bisiklete binmeyi, emeklemeyi, kalem tutmayı daha rahat gerçekleştirir.
Duyusal süreçlerin desteklenmesiyle, hareket korkusu azalan çocuklar desteksiz adım atmayı ve zıplamayı deneyimleyebilir; beden algısı ve dengesi geliştiğinde daha iyi dengede kalabilir.
Yani SAS Metodu, yalnızca motor becerileri desteklemekle kalmaz; dikkati, duyusal süreçleri, anlama ve algıyı da destekleyerek sürece çok yönlü katkı sağlar. Bu nedenle yüzlerce çocukta, bu alanlar aynı anda desteklendiğinde belirgin ve olumlu gelişmeler elde edilmektedir.

İki kardeş olarak başladığımız bu yolda, çağımızın gereklerini ve kültürel normlarımızı günümüze uyarlamaya çalıştığımız terapi ekollerini, bu işin en iyilerinden eğitim alarak daha etkin kullanmaya karar verdik. “Bir iş yapacaksan en iyisini yapmalısın,” ilkesine sadık kalarak yaklaşık 10 yılı aşkın süredir gelen insanlara yardımcı olmaya devam ediyoruz.

SAS ile ilk tanışmam 2018 Kasım ayına dayanıyor. O tarihten itibaren aktif bir şekilde SAS uygulayıcısı olarak çalışıyorum. Başlangıçta yöntem bana karmaşık gelmişti; “Acaba SAS’ı uyguladığımda etki alamazsam?” gibi endişelerim vardı. Çok geçmeden eğitimimizi alarak Konya’da, bazen online, bazen yüz yüze SAS metodunu kullanmaya başladık. Göründüğü kadar karmaşık olmadığını, SAS ailesine katılmadan tam anlamıyla bilemedim. SAS metodunu kullandıkça, bu karmaşıklık ve endişelerim her geçen gün azaldı.

SAS Metodu danışmanlık hizmetlerimle gelenlere daha da faydalı olmaya devam ediyorum. Aslında şunu gördüm: SAS bir metod gibi görünse de, aslında bir aile demek. SAS ile birlikte çalışmalarımı çok daha kolay ve anlaşılır hâle getirdim. Bu süreç, hem danışmanlık hizmetimdeki süreci hızlandırdı hem de mesleğimdeki güvenimi artırdı.

Bu Metod benim için en önemli yanı, sadece teknik bir yöntem olmaması; kişiye özel program sunması. Bu özellik, SAS’ı uygulamamdaki en büyük etken. SAS metodu, birçok farklı alanda pratik çözümler sunan güçlü bir araç. Eğitimden iş dünyasına, birçok psikolojik rahatsızlık alanında çalışmalarımı destekledi.

Kendi deneyimime dayanarak rahatlıkla söyleyebilirim ki SAS, düşünme biçimimi geliştiren ve profesyonel yolculuğumda bana eşlik eden değerli bir uygulama oldu.

Uzun süredir çocuk, ergen ve yetişkinlerle psikoterapi seansları yürüten bir klinik psikoloğum. Çalışmalarımdaki temel motivasyonum, danışanlarıma yüksek verim sağlayarak problemlerini bütüncül bir bakış açısıyla çözümlemek oldu.
Ancak zaman zaman problemlerin çözüm sürecinin oldukça uzun sürdüğü, hatta bazı durumlarda çözümsüz kaldığı noktalarla karşılaştım. İşte bu aşamada SAS metodu ile tanıştım. Beyin odaklı, uygulaması kolay ve bilimsel temellere dayalı bir yöntem olması nedeniyle SAS metodunu tercih ettim. Bu yöntem sayesinde terapilerimden aldığım verimi artırmada, süreci hızlandırmada ve çözümsüz görünen durumlarda yol almada önemli kazanımlar elde ettim.
Bu nedenle SAS metodunu hem ihtiyacı olan danışanlarıma hem de meslektaşlarıma gönül rahatlığıyla öneriyorum.

SAS metodu ailesinin bir üyesi olmak benim için gerçekten büyük bir gurur ve mutluluk kaynağı. Bu ailenin bir parçası olduğum ilk günden itibaren, yalnızca bir yöntem değil; disiplin, motivasyon ve gelişim dolu bir yolculuğun içine adım attığımı fark ettim. Her geçen gün, SAS metodunun ne kadar güçlü bir sistem olduğunu ve bireylerin hayatına nasıl olumlu katkılar sağladığını daha da iyi anlıyorum.


Bu sadece bir yöntem değil, aynı zamanda büyük bir aile. Her bireyin birbirine destek olduğu, deneyimlerini paylaştığı ve hep birlikte ileriye doğru yürüdüğü bir topluluk. Böyle bir ailenin parçası olmak, motivasyonumu kat kat artırıyor.Kısacası, SAS ailesine ait olduğum için gerçekten çok mutluyum. Bu süreçte edindiğim bilgi, deneyim ve pozitif geri dönüşler hayatımın her alanına yansıyor. Bu ailenin bir üyesi olmak benim için sadece bir tercih değil, aynı zamanda büyük bir kazanç.

SAS Centre programı, bireyin kendini daha iyi hissetmesine ve potansiyelini keşfetmesine odaklanan çağdaş ve ilham verici bir yaklaşım. Kullanıcı dostu ve modern tasarımıyla, programın kişisel gelişim ve öğrenme yolculuğunu herkes için erişilebilir.
Bunun yanında, SAS Centre’ın sunduğu içerikler kişinin yaşamında yeni farkındalıklar oluşturmayı ve gelişim sürecini destekliyor. Katılımcıların yaşam döngülerine hem de kişisel alanlarda kendilerini daha güçlü hissedebilecekleri bir yolculuk. Bu yönüyle SAS Centre, bireysel potansiyeli ortaya çıkaran, ilham verici ve etkili bir program olup seans verimliliğini artıran bir yapısı var.

Ahmet Özkan
Sarı Psikoloji Kurucu Ortağı

Merhabalar ben Esra Sayar Yasev Spor ve Hareket Eğitimi Merkezimizde , otizm, hiperaktivite, dikkat dağınıklığı, odaklanma güçlüğü, yeme-içme sorunları, davranış ve uyku problemleri, stres, kaygı, korku, duygudurum bozuklukları, ses hassasiyeti ile dil ve konuşma alanlarında çalışmalar yürütüyoruz. Uyguladığımız SAS Metodu, bize en değerli fırsatı sunuyor: öğrencilerimizi bire bir gözlemlemek ve gelişimlerini anbean görmek. Her ilerleme sadece çocukların değil, ailelerin ve bizlerin de yüzünü güldürüyor. Bugüne kadar yüzlerce çocuğun yaşamına dokunduk ve onların değişimine tanıklık ettik.

Çünkü biliyoruz ki SAS, çocukların potansiyelini açığa çıkaran bir gelecek anahtarıdır.